Her pislik etrafında kendi sineklerini topluyor. Her geçen gün vahşileşen, futbolu tamamen bir rant sirkine döndüren futbol kapitalizminin bundan muaf kalması beklenemezdi. Başımıza ?futbol ekonomistleri? çıktı.
?Futbol ekonomisti?nin vaazını verdiği, futbol kapitalizminin alternatifsiz tek seçenek olduğunun propagandasıdır. Ona göre futbol, herkesin bir parçası olabileceği bir spor, bir hoşça vakit geçirme aracı, bir sosyalleşme ortamı değildir. Ona göre futbol, yalnızca kâr edenin, ?verimlilik? arz edenin var olabileceği bir rant alanıdır. Bunları yap(a)mayanın tek seçeneği yok olmaktır. Bu nedenle ?futbol ekonomisti? gider gelir İngiltere’yi salık verir, stadını yıkıp zenginlere konut yapan Arsenal’i, kara parayla yükselen Chelsea’yi, geleneğine, Stratford End’deki sadık taraftarına sırtını dönen Manchester United’ı örnek gösterir. Onun için ideal Premier Lig’dir. Bu arada o ligin ilk sıralarındakileri milyonlar kazanırken, dibindekilerin iflas ettiğini yok sayar. Rupert Murdoch’un ?bizi evlere sokacak koçbaşı? dediği Premier Lig kurulacak, rant büyüyecek diye alt liglerdeki binlerce yerel takıma yapılan yardımların kesildiğini, o paranın üç-dört kulübe pay edildiğini gizler. Crystal Palace’ın gazete ilanıyla nasıl satışa çıkarıldığını, onlarca kulübün taraftarların kurduğu tröstlerce kurtarıldığını, yüzlercesinin ise iflas ettiğini bilir de söylemez.