Sporla hayatı birleştiren bağları didiklemeye niyetliyseniz eninde sonunda – ama mutlaka- “yeni icat çıkarmakla” suçlanırsınız. Sporun hayatın farklı alanlarındaki kökleri istediği kadar aleni ve hayati olsun, birileri çıkar ve “cık cık cık” ritmi eşliğinde aynı şarkıya başlar. Bazen karşınızdakinin o kadar rahatsız olduğunu hissedersiniz ki, aslında bir damara basmakta olduğunuzu ister istemez fark edersiniz. “Bir…
futbol
Dağhan Irak’ın futbol hakkındaki yazıları…
PAOK: Şu Çılgın İstanbullular
“Fena hâlde bayanlar millî takımı”
Geçen hafta bu köşede kadınlar futbolundan bahsetmiş, yazının sonuna virgülü bu hafta bu kategorinin Türkiye?deki durumunu konuşmaya söz vererek koymuştum. Tam yeri, tam zamanıdır, başlayalım. Dünya futbolunda iki önemli altyapı akımı var, kadınlar futbolunda da bu böyle. Birincisi, yetenek taramalarıyla elit futbolcu adaylarını tespit etmek ve bunları pilot takımlar hâline getirerek millî takıma dönüştürmek üzerine…
Bundesliga’nın zaferi, Prömiyer Lig’in iflası
Bu yazıyı bu şarkı eşliğinde okumanız tavsiye edilir. [audio: http://www.daghanirak.com/maya.mp3] Dünya Kupası’nda Almanya’nın İngiltere’ye tarihinin en ağır kupa yenilgisini aldırması aslında uzun süredir işaretlerini veren ama nedense kimsenin kabul etmek istemediği bir olaydı. 4-1’lik yenilginin ertesinde bile sanki dün maçı hep beraber izlememişiz gibi ?o gol verilseydi? yorumları yapılıyor. Oysa açıkça ortadaydı ki, İngiltere’nin golü…
Giden gider, biz burdayız, canlar sağolsun
Maç izlerken insanın konsantrasyonunu bozan iki şey var; biri iki takımı da sevmemek, diğeri ise iki takımı birden sevmek. Bugünkü maçlarda benim için ikinci durum söz konusuydu. Dünya Kupası eşleşmelerinin bugünkü dörtlüsü, yani Güney Kore, Uruguay, Gana ve Amerika Birleşik Devletleri kendini devlerin parsellediği futbol dünyasına kanıtlamak için emek harcamak zorunda olan takımlar. Zira biraz…
Maçtan başka her şeye dair bir yazı
Dünya Kupası?nda grup maçlarının son günü zaten sıkıcı damgası yemekle yememek arasında gidip gelen kupa için çok parlak sayılmazdı. İlk seansta Brezilya?nın olduğu G Grubu maçları vardı. Bu grupta kimin ne olduğu zaten belli olduğu için ilk seansı pas geçip günü daha can sıkıcı bir aktiviteye, alışverişe ayırmaya karar verdim. Madem zaten canım sıkılacak, bari…
Haydi Arrivederci canım, selametle…
Almanya’yla Avusturya’nın 1982’de yediği bir halt yüzünden biz futbolseverler yıllardır şaşı oluyoruz. Gerçi halt yemek yalnız Cermenler’in değil, tüm insanlığın doğasında var, dolayısıyla bir gün o noktaya geleceğimiz belliydi. Hangi nokta derseniz, son maçlarda kimi takımların birbirine ?yatması? ve bir diğerlerinin elenmesi. 1982’de bu oldu, infial çıktı, ondan sonra takımlar son maçlarını aynı saatte oynamaya…
Yine aynı tango
1994?de Foxborough?daki Yunanistan-Arjantin maçı, 4-0 kaybeden Yunan ekibi gibi, kokainle yakalanan Maradona için de unutulası bir anıydı. Hem köprülerin altından çok su akmış, Yunanistan sahaya umutlu çıkarken, Diego da her an kız istemeye gidecekmişçesine janti bir şekilde kulübede yerini almıştı. Polokwane?deki maç başlarken aslında iki taraf da araftaydı, ama yüzleri farklı yanlara bakıyordu. Cennetin kapısına…
Jong Tae-Se: “Olmayan Ülke”nin gurbetteki çocuğu
Her Dünya Kupası, beraberinde onlarca insan hikâyesiyle geliyor. Kuzey Kore-Brezilya maçı öncesi millî marş Aegukka söylenirken gözyaşlarını tutamayan Jong Tae-Se?nin hikâyesi bunlar arasında anlatılmayı özellikle hak ediyor. ?Halkın Rooney?si? lakaplı oyuncu Japonya doğumlu. ?Zainichi? olarak anılan, Kore Savaşı?yla beraber, yani vatanları parçalanırken Japonya?ya yerleşen ailelerden birinin çocuğu. Ailenin Güney Kore pasaportu var ancak Tae-Se?nin millî…
Dünya Kupası Dosyası: Kuzey Kore
* http://ntvspor.net/haber/falso/18981/Kuzey-Kore adresinde yayınlanmıştır. Neden Kuzey Kore’yi tutmak lazım? Bu Dünya Kupası’nda Kuzey Kore’yi tutmak lazım, çünkü takım bu dünyanın en yalnız takımı. Bir takım düşünün ki, taraftarlarının ülke dışına çıkması neredeyse mucizelere bağlı, oyuncuların önemli kısmının çıktığı uluslararası maç sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor, üstelik hiçbiri daha önce Afrika kıtasını görmemiş. Üstelik büyük ihtimalle…