Bir önceki TamSaha’da Dünya Kupası’nın unutulmaz kadroları, teknik direktörleri, maçları, sürprizleri, hatta hayal kırıklıkları yer almıştı. Tabii Dünya Kupası hakemsiz de olmuyor. Buna rağmen onların adı çok anılıyor, hem de kabağın çoğu zaman onların başına patlamasına rağmen. Yine de Dünya Kupası’nda kolay kolay unutulmayacak; başarılı, başarısız ama her şekilde enteresan hakemler az değil. İşte Dünya…
TamSaha
Dağhan Irak’ın TFF TamSaha Dergisi’nde yayımlanan yazıları…
Dünya Kupası’nın 11 Efsane Takımı…
1938 İtalya Dünya Kupası tarihinin ilk süper takımı 1938?de tarihinin ikinci şampiyonluğuna uzanan İtalya olsa gerek. Bu İtalya kadrosundaki isimleri anmaya başlamadan önce takımın ?Büyük Usta? lakaplı teknik direktörü Vittorio Pozzo?ya ayrı bir parantez açmak gerekiyor. İki kez Dünya Kupası kazanan tek teknik direktör unvanını hâlâ koruyan Pozzo, taktik anlamdaki yenilikçiliği kadar dik başlılığıyla da…
Dünya Kupası’nın En Büyük 11 Hayal Kırıklığı
Dünya Kupası biraz da büyük ümitlerle gelip umduğunu bulamayanların turnuvasıdır. Her kupada sürpriz takımlar beklentileri alt üst ederken, birileri de beraberinde getirdiği ?favori? payesini en yakın çöp kutusuna atıp evine döner. İşte Dünya Kupası’nın en büyük on bir hayal kırıklığı:
Dünya Kupası’nın Unutulmaz 11 Maçı
1930 Final: Arjantin-Uruguay İlk Dünya Kupası?nın finali iki komşu ülkenin karşılaşmasına sahne oldu. O yıllarda özellikle Olimpiyat Oyunları?nda büyük başarı göstererek dünya futbolunun zirvesine tırmanan, bu başarıları sayesinde FIFA tarafından ilk Dünya Kupası?nın ev sahipliğiyle ödüllendirilen Uruguay, 1928 Amsterdam Olimpiyatı?nda altın madalyayı kazanırken bileğini ancak ikinci maçta bükebildiği Arjantin?le karşılaşıyordu. Brezilya?nın daha ufukta gözükmediği, Avrupalıların…
Debreceni: Macar Ligi’nin parlak rengi
Doğu Bloku?nun yıkılması pakta dâhil pek çok ülkede spor sisteminin köklü bir şekilde değişmesinde yol açtı. Özellikle Jozef Stalin döneminde Sovyetler Birliği?nde ve uydusu konumundaki diğer ülkelerde ?CSKA, Dinamo, Lokomotif? şeklinde vücut bulan ordu-polis-fabrika odaklı spor teşkilatı, senelerce başarılı ürünler verdi. Ancak Varşova Paktı dağıldığında hızlı bir şekilde serbest piyasa rejimine geçen ülkelerde bu yapı…
Futbolun kökenleri -2: Futbol dünyaya açılıyor…
Bir önceki sayıda modern futbolun temellerinin İngiltere kırsalında atılmasından ve Endüstri Devrimi sırasında güneydeki şehirlere göçle beraber günümüzdeki hâlini almasından bahsetmiştik. Bildiğimiz anlamdaki futbolun Güney İngiltere şehirlerinde icat edildiğini ve dünyaya da buradan açıldığını biliyoruz. Ancak futbolun dünya çapında popülerleşip küresel bir oyun hâline gelmesinde modern futbol öncesinde oynanan top oyunlarının payının ne olduğu tartışma konusu.
Şarkıcı futbolcular: Bir Şarkısın Sen…
TamSaha?nın Aralık sayısında Şlmlerde rol alan, hatta kendine sinema ve televizyonda oyuncu olarak kariyer edinen futbolculardan bahsetmiştik. Bu sefer ise yeşil sahaların sanatkârları arasında kendine başka bir alanda yer açmaya çalışanları konu edeceğiz. Keyişi bir maç ya da kazanılan bir kupa sonrası soyunma odasında söylenen şarkıları ciddiye bindirip soluğu stüdyoda alan şarkıcı-futbolculardan bahsediyoruz. Görünen o…
Futbolun kökenleri
Futbolun kökeni zaman zaman tartışılagelir. Farklı bölgelerde farklı oyunlar delil gösterilerek futbolun ilk olarak buralarda ortaya çıktığı iddia edilir. Gerçekten de top ya da top benzeri bir cismi tekmelemek ya da taşımak üzerine kurulu oyunlar milat öncesinden itibaren dünyanın çok farklı bölgelerinde ortaya çıkmıştır. Antik Yunan ve Roma?da oynanan ?harpastum? ve ?feninda?, yine milattan önce…
Cezayir: Çöl tilkisinin dönüşü
Bu yıl Güney Afrika?da düzenlenecek Dünya Kupası, bir zamanların en heyecan verici ekiplerinden birinin dünya sahnesine geri dönüşüne tanık olacak. Aslında onlar dünya futbolundan, hatta zirveden çok da uzak kalmadılar. Uzakta kalmış yurtlarını temsil eden pek çok oyuncu, başka bir formayla da olsa o ülkeyi temsil etti ve çoğu kez o ülkenin vatandaşlarını da sokağa…
Kadının fendi, önyargıyı yendi
Cristiano Ronaldo?yu düşünün. Antrenmandayken erken çıkmak için izin istediğini, çünkü kaportacıdaki işine yetişmesi gerektiğini. Ya da Ribery?nin Avrupa Şampiyonası?nda geçen günler için ofisboy olarak fazla mesai yaptığını. İnanılmaz geliyor değil mi? Oysa kadın futbolcular için bu hayatın gerçeği. Yeşil sahalarda her geçen gün daha üst düzey bir mücadeleyi sergileyen kadınlar, dünyanın iki ülkesi (ABD ve…